MUZAFFER SARISÖZEN (Sıvas/1899 - Ankara/1963)
Eğitimci, Türk Halk Müziği Uzmanı, “Yurttan Sesler”in Kurucusu
Babası Sarıhatipzadelerden Şeyh Hüseyin Hüsnü Efendi, annesi Zeliha Hanım. Sarıhatipzadeler Sıvas’ta “Saçlıefendiler” diye de anıldıkları için Muzaffer Sarısözen de “Saçlıların Muzaffer” diye tanındı. İlkokulu Sıvas’ta okudu. Sivas Lisesi’nin 8. Sınıfında iken öğrenimini yarıda bıraktı. Daha o yıllarda müziğe karşı olan yeteneği ortaya çıkmaya başladı. Bağlama ve ud çalmadaki kabiliyetini gören hemşehrileri onun İstanbul Belediye Konservatuarı’na gitmesini sağladılar. Burada 4 yıl öğrenim gören Sarısözen, bir süre, konservatuar müdürü Yusuf Ziya Demircioğlu’yla birlikte folklorla ilgili çalışmalar yaptı.[1] Konservatuarda iki yıl öğrenim gördükten sonra Sıvas’a döndü. Yakın arkadaşı Öğretmen Okulu müzik öğretmeni Hüseyin Kaya ile birlikte Sıvas’ta Batı müziği öğreten kurs tipi bir okul açtı. Batı müziği öğrenmeye hevesli gençler bulunamadığından bu okul kısa zamanda kapandı.
Babası Sarıhatipzadelerden Şeyh Hüseyin Hüsnü Efendi, annesi Zeliha Hanım. Sarıhatipzadeler Sıvas’ta “Saçlıefendiler” diye de anıldıkları için Muzaffer Sarısözen de “Saçlıların Muzaffer” diye tanındı. İlkokulu Sıvas’ta okudu. Sivas Lisesi’nin 8. Sınıfında iken öğrenimini yarıda bıraktı. Daha o yıllarda müziğe karşı olan yeteneği ortaya çıkmaya başladı. Bağlama ve ud çalmadaki kabiliyetini gören hemşehrileri onun İstanbul Belediye Konservatuarı’na gitmesini sağladılar. Burada 4 yıl öğrenim gören Sarısözen, bir süre, konservatuar müdürü Yusuf Ziya Demircioğlu’yla birlikte folklorla ilgili çalışmalar yaptı.[1] Konservatuarda iki yıl öğrenim gördükten sonra Sıvas’a döndü. Yakın arkadaşı Öğretmen Okulu müzik öğretmeni Hüseyin Kaya ile birlikte Sıvas’ta Batı müziği öğreten kurs tipi bir okul açtı. Batı müziği öğrenmeye hevesli gençler bulunamadığından bu okul kısa zamanda kapandı.
Halk oyunlarından halaylarla ilişkin ilk yazılar Sarısözen’in imzasıyla 1930’lu yıllarda bazı gazete ve dergilerde yayımlanmaya başladı.[2]
Ahmet Kutsi Tecer’in Sıvas’ta kurduğu “Halk Şairlerini Koruma Derneği”nde kurucu üye olarak da yer aldı (1930). Dernek, aynı yıl Sıvas’ta ilk şairler bayramını düzenledi ( 5 Kasım 1931). Halk Şairleri Bayramı dolayısıyla bastırılan kitapta Sarısözen’in “Sıvas Halayları” başlıklı bir yazısı yayınlandı. Saffet Arıkan’ın Milli Eğitim Bakanlığı zamanında bütün yurtta halk müziği derlemeleri yapılması kararlaştırlmıştı. A. Kutsi Tecer’in tavsiyesi ile, Almanya’dan getirilen cihazlarla Ankara’dan Sıvas’a hareket eden H. Bedii Yönetken, Ulvi Cemal Erkin, Hasan Ferit Alnar,Necil Kazım Akses ve bir teknisyenden kurulu derleme ekibine Sıvas Lisesi müzik öğretmeni olarak o da katıldı.
1937-1952 yılları arasında resmî ve özel olmak üzere on altı derleme ve araştırma gezisi yapmıştır. Sarısözen, bu derlemelerde elde edilen ezgilerin uygulama çalışmalarına da katılır, bunların notaya aktarılmasına ön ayak olur ve böylelikle radyonun halk müziği repertuarı oluşur.[3]
Halil Bedii Yönetken Sarısözen’in ilk derleme gezisindeki çalışmalarından bahsederken diyor ki: “Onun Sıvaslı oluşu, Sıvas’ı iyi tanıması bu ilk derlemede büyük faydalar sağlamıştır. Sarısözen, Sıvas dolayları müzik ve oyun folklorunu çok iyi tanıdığı gibi Sümmani, Ruhsati, Emrah, Virani, Veysel ve Şarkışlalı diğer aşıkların edebiyatını da iyi tanıyor, yerli lehçeyi iyi bildiği için aşıkların söyledeiklerini iyi anlıyor, onlardan derlenen ezgilerin metinlerini kolayca ve dosdoğru kaydediyordu. Ayrıca saz da çaldığı için derlemede nerede, ne cins sazla karşılaştıysak düzenleri, vesaire hakkında müsbet bilgiler ediniyorduk.
“Sarısözen, bu ilk resmi derleme heyetinde Sıvas ve dolayları müzik folklorunu tanıtmada ideal önder olmuş, o yıl Malatya, Kemaliye, Erzincan, Erzurum, Rize ve Trabzon derlemelrinde de aynı değerli yardımlarda bulunmuştu.
“Halkla konuşmasını, halkı konuşturmasını biliyordu, halk kendisi hiç yadırgamıyordu. Halka karşı daima büyük bir saygı gösteriyor, bütün insanları akrabasıymış gibi telakki ediyordu”. (H.B. Yönetken “Sarısözen’i Kaybettik”, TFA, S.163, s. 2979-2981).
Bu çalışmalarıyla dikkatleri çeken Sarısözen Ankara Devlet Konservatuarı Folklor Arşivi Şefliği’ne tayin edildi. Bu görevinin yanısıra Halk Musikisi Tarihi ve Milli Oyunlar öğretmenliği de yaptı.
1940 yılında Sarısözen “Yurttan Sesler” programlarına başladı. “Bir Türkü Öğrenelim” anonsuyla memleket türkülerinin bütün yurda yayılmasını sağladı. Derlemeler sırasında keşfettiği mahalli sanatçıları radyo programlarına çıkardı. Ankara, İstanbul, İzmir radyolarında görev yapan birçok ses ve saz sanatçısı yetiştirdi. İtalya ve İspanya’daki uluslararası halk oyunları festivallerine ilk defa gönderilen halk oyunları ekiplerine başkanlık etti. “Halk Oyunlarını Yaşatma ve Yayma Tesisi”ni kurdu.
Geçirdiği bir prostat ameliyatı sonucu eski sağlığına bir türlü kavuşamadı ve Ankara Devlet Demiryolları Hastanesi’nde vefat etti. Mezarı Ankara Asri mezarlıktaki aile kabristanındadır.
Halk müziği ses sanatçısı Neriman Altındağ ile evliliğinden Memil adında bir oğlu olan Sarısözen Türk milletinin sanat değerlerine adamış değerli bir aydın, yurtsever bir memleket evladıydı.
Makalelerini: Duygu ve Düşünce, Ülkü, Çorumlu, Radyo ve Güzel Sanatlar dergilerinde yayınladı.
Eserleri:
Seçme Köy Türküleri (1941),
Yurttan Sesler (1952),
Türk Halk Musikisi Usülleri (1962).[4]
Hazırlayan: Fatih AYDIN
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder